Basından
KÜRT KAVŞAĞINDA BİR SİYASETÇİ
Urfa Hizmet Gazetesi, 17.12.2012
Fırat SUBAŞI
YAZ-DER Başkanı Hasan Kaya, Şanlıurfa eski Belediye Başkanı Feridun Yazar’ın hayatını yazdı. Kitapta o dönemde çekilmiş fotoğraflara aralarında Milliyet , Cumhuriyet ve Hizmet’in yer aldığı gazetelerden küpürlere de yer veriliyor.
Yazar, Şair ve Çevirmenler Derneği’nin (YAZ-DER) Nusaybinli başkanı Araştırmacı-Yazar ve Yapımcı Hasan Kaya, Şanlıurfa eski Belediye Başkanlarından Av.Feridun Yazar’ı anlatan kitap yazdı.
“Kürt Kavşağında Bir Siyasetçi: Feridun Yazar” adlı kitap Fanos yayınları arasında yerini aldı.
Kitapta o dönemde çekilmiş fotoğraflara ve aralarında Hizmet’in de yer aldığı gazetelerden küpürlere de yer veriliyor.
Fotoğraflar arasında Feridun Yazar’ın 28 Eylül 1979’da eşi ile birlikte vurulduktan sonra ameliyattan çıkarken çekilmiş fotoğraf da var.
AMACIM GEÇMİŞTE YAŞANANLARA YORUM GETİRMEK DEĞİLDİR
Hasan Kaya, bu kitabı neden yazdığını “Önsöz”de şöyle anlatıyor: “Feridun Yazar 1968 kuşağından olup DDKO davasında yargılanıp hapis yatmış, Türkiye’nin en çalkantılı bir döneminde Urfa Belediye Başkanlığı yapmış, Urfa’nın sosyolojisini bilen ve bir dönem Halkın Emek Partisi (HEP) Genel Başkanlığını yapmış bir şahsiyettir.
Bir çok kez kendisine anılarını kaleme alalım teklifinde bulunduğumda, aslında istekli olduğunu gördüm, ama bir türlü haydi başlayalım dedirtemedim. Sanırım geçmişle yüzleşmenin, geçen zorlu günlerin ağırlığını tekrar yaşamanın vereceği hissiyatı buna izin vermeyen. Bu da hatıra sahibi insanların bir gerçeği olsa gerek. Kolay kolay karar verememek.
Velhasıl Feridun Yazar buna karar verdiğinde vakit 2012 kışıydı. Ocak ayının ortalarında oturup çalışmaya başladık. Neredeyse Ankara’nın soğuk ve çok karlı bir kışını içeride geçirdik. Dışarısı soğuk geçti ama içeride sohbetlerimiz hep koyu ve sıcaktı. Anlatım bittiğinde çalışma sırasında pencereden gördüğümüz bahçenin yarım metre karı erimiş, takvimler Mart ayının ortalarını göstermişti.
Daha sonra biz Feridun Yazar’la birlikte Urfa’ya gittik. Yaşadığı mekânları, sokakları, okulları gezip fotoğrafını çektik. Dedesi Hacı Abbas’ın mezarını birlikte sorduk, soruşturduk ve belediye görevlisinin yardımıyla bulduk.
Bir nevi sözlü çalışma olan bu hatıralarda aile tarihi. Bazı kurumların olayların tarihine rastlanacak. Amacım bunlara yorum getirmek, olayların etkisini azaltmak ve çoğaltmak, zayıflatmak veya güçlendirmek değildir.
MUSA ANTER
FERİDUN YAZAR İÇİN
NE DEMİŞ?
Kitabın arka kapağında 1992 yılında öldürülen Musa Anter’in 2 Eylül 1992 tarihinde Feridun Yazar için kaleme aldığı şu ifadeler yer alıyor: “Tabir caizse Feridun Yazar gerçek bir Kürt civanmerdidir. Fransızlar buna centilmen diyorlar. Hayrettir, Urfa’dan böyle Şair Nabi misali civanmerdler çıkıyor. Bu arada çelebi Faik Bucak ve Kemal Badıllı’yı da anmak gerekiyor.
Nabiler diyarı Urfa, Mezopotamya kültürüne merkezlik yapmıştır. Bunun için Urfalılardan bu şerefli tarihe yakışır hareketler beklenir. Feridun Yazar altmışlı yıllarda İstanbul Hukuk Fakültesinde okuyan pırıl pırıl bir talebe idi. Mezun olduktan sonra Urfa’ya yerleşti.
1970’te Hilvan’da “Doğu Mitingleri”nden birine katılmıştı. Genç hukukçu Feridun Yazar Gandhi misali efendice ve şiddeti defeden bir konuşma yaptı. Ama Faşist yöneticiler yumuşak üslubuna göstermeyerek onu tutukladılar. Resmi görüşü paylaşan hukukçular da bu tutuma uyarak onu Diyarbakır Sıkıyönetim mahkemesine sevkettiler.
Hepimiz Diyarbakır Sıkıyönetim tutukevinde bir arada yaşıyorduk. Orası hapishaneden çok esir kampı gibiydi. Ama biz o esir kampını bir bilim, ocağına dönüştürdük. İşte Feridun Yazar da bu şerefli “Külliye”nin şerefli bir neferi idi. Aramızda otuz yıla yakın yaş farkı olmasına rağmen, ben iftiharla Feridun Yazar arkadaşımdır diyebilirim”
